İçindeki mutluluğu keşfet
Belki de mutlu olmak senin elinde; dünya kuruldu kurulalı insanoğlu sürekli bir ihtiyaç giderme halindedir. Önceden sadece hayata tutunmak devam edebilmek için yaşamak varken şimdilerde ihtiyaçtan fazlasını alsan da mutsuz yaşamak var oldu.
Sizce önceden de mutsuzluk kavramı bu kadar yaygın mıydı? Bence önceden insanlar hayatta kalma mücadelesi verirken sıkılmaya mutsuzluğa vakitleri kalmazdı. Aç karınlarını doyururlarsa ne ala, şimdilere bakacak olursak herkes mutsuz herkesin fazlaca istekleri var, istekleri yerine gelse de yine de mutsuzlar bazen sebepsiz yere anlamsız bir şekil de mutsuzlaşırlar. Aslında her şey yolundadır.
Sorun olmayabilir ya da sorun vardır ama o kadar küçüktür ki etrafındaki devasa güzellikleri görmeyip sadece ceviz kabuğunu doldurmayacak şeyleri görebilecek kadar iyi bir göze sahip lakin devasa güzellikleri görmeyecek kadar da kördür. Lakin burada kör olan göz değil kalp ve beyin arasındaki o ince çizgidir işte tam da orada insanın gerçekte ihtiyacı olan o muhteşem hazine vardır yani mutluluk..
İste mutluluk insanın içindeki o ince çizgide saklıdır. Parada yatta kariyerde ya da bunun gibi birçok olguda değildir. Bunlar sadece somut kavramlardır. İnsanı somut kavramlar değil soyut kavramlar mutlu eder. Bir çiçeği koklayıp o bitkinin nasıl olur da bu kadar güzel kokabileceğini düşünürken o sanatı yapan sanatkara şükretmek gibi. Ya da bir kuşu uçarken gördüğümüz de o minik yaratığın nasıl uçtuğunu kavramaya çalışırken senin de onu görebilmek kadar nasıl şanslı olduğunu düşünmek gibi. Belki de sevdiğin birine dokunduğun da o hazzı bütün iliklerin de hissetmek gibi onu sana verene şükretmek gibidir mutluluk... Mutluluk bir bebeğin olduğun da sağlıklı olduğuna şükrederken sana ilk seslenişini duymak kadar fevkalade bir olgudur mutluluk.
Mutluluk tam da kalbin ile beyin arasındaki o ince çizgide senin içinde seninle beraberdir. Şimdi kapat gözlerini gör içindeki o muhteşem çizgiyi...